İSTANBUL 1 AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINA

DOSYA NO            : 2024/74 E.

SUNAN                  : Adnan Oktar

MÜDAFİ                : Av. Mert Zorlu

KONU                    : Müvekkil ve arkadaşlarına yönelik operasyonun Devletin, müvekkilin arkadaş grubunu dağılmaktan korumak, birleştirip güçlendirmek için düzenlediği hikmet dolu bir faaliyet olduğuna dair müvekkilin görüşlerinin sunumudur.

AÇIKLAMALARIMIZ:

Müvekkil ve arkadaşlarına düzenlenen operasyonun ve akabinde maruz kaldıkları sayısız hukuksuzluk ve haksızlığın tamamının baştan sona bir kumpas ürünü olduğu tüm Türkiye tarafından bilinmektedir. Huzurdaki dosya da bu kumpasın ürünlerinden biridir.  Kanaatimizce Heyetiniz de bu gerçeğin, ortada bir suç örgütü de suç da bulunmadığının farkındadır.

7 yıldır verdikleri amansız mücadeleye rağmen bu kumpasın başarılı olamadığı da herkes tarafından görülmüştür. Bu sebepledir ki fiili olarak başarı elde edememiş ve alenen yenilmiş kumpasçıların, özellikle son dönemlerde, müvekkil ve arkadaşları hakkında gerek basında gerekse sosyal medyada “Adnan Oktar grubu bitti” içerikli yayınlar yapmakta, müvekkil ve arkadaşlarının 2018 operasyonu sonrasında kazandıkları hayırlar görmezden gelinmeye ve insanlardan gizlenmeye çalışılmaktadır.

Bu yayınların temel amaçlarından biri hali hazırda yargılamanın devam ettiği Mahkemeleri etki altında bırakmaktadır.

Bu nedenle konuyla ilgili olarak müvekkilin görüşleri aşağıda bilgilerinize arz edilmiştir:

2018’DEKİ OPERASYON DEVLETİN, MÜVEKKİLİN ARKADAŞ GRUBUNU DAĞILMAKTAN KORUMAK, BİRLEŞTİRİP GÜÇLENDİRMEK İÇİN DÜZENLEDİĞİ HİKMET DOLU BİR GİRİŞİMDİR.

Müvekkil Adnan Oktar ve arkadaşları 40 yıldır açık ve aleni faaliyet yapan, Devletle iç içe olan, hayatlarının her detayı Devlet tarafından bilinen insanlardır. Eğer ortada suça dair en ufak bir şey olsa bunun Devlet’ten gizli kalmayacağı ve suça asla göz yumulmayacağı açıktır. Devletimiz hiçbir suç olmadığını bilmektedir. Müvekkil ve arkadaşlarının güzel ahlakından ve Devlet’e sadakatinden emindir.

1.  2018 operasyonu öncesinde müvekkilin arkadaş grubunda birçok kişinin yurt dışına gitmek, ticaretini geliştirmek, evlenmek, aile kurmak gibi gerekçeleri İslam’ı tebliğ etmekten öncelikli görmeye başlamasıyla arkadaş grubunun dağılma aşamasına geldiği bilinen bir durumdur. Elbette bir kişinin evlenmesi, aile kurması, ticaretini geliştirip güçlendirmesi meşru ve Kuran’a uygun bir davranıştır. Ancak Kuran’a tam uyan tutum, Allah’ın Nur Suresi’nin 37. ayetinde belirttiği üzere “ne ticaret ne alışverişin” yani dünyaya dair hiçbir işin Müslümanları Allah’ı anmaktan ve Allah yolunca çaba göstermekten en ufak bir şekilde alıkoymamasıdır:

(Öyle) Adamlar ki, ne ticaret, ne alış-veriş onları Allah'ı zikretmekten, dosdoğru namazı kılmaktan ve zekatı vermekten 'tutkuya kaptırıp alıkoymaz'; onlar, kalplerin ve gözlerin inkılaba uğrayacağı (dehşetten allak bullak olacağı) günden korkarlar. (Nur Suresi, 37)

 İşte devletimiz müvekkilin arkadaşlarını Allah’ın beğenmediği bu hataya düşmelerinden korumuştur.

2.  Devletimiz müvekkilin arkadaş grubunun dağılma riskini tamamen ortadan kaldırmış, tesanüd ve kardeşlik duygularını çelik gibi sağlamlaştırıp güçlü bir dostluk ortaya çıkarmıştır. NİTEKİM OPERASYONDAN BİR SÜRE ÖNCE BİRÇOK KİŞİ AYRILMAYA BAŞLAMIŞ, O DÖNEMDE ARKADAŞ GRUBUNDAN UZAKLAŞAN ÇOK FAZLA KİŞİ OLMUŞTUR. BU KİŞİLERİN NEREDEYSE TAMAMI OPERASYONLA BİRLİKTE ARKADAŞ GRUBUYLA YENİDEN KENETLENMİŞTİR. Kendilerini iş hayatına, günlük hayatın akışına, evlilik çocuk gibi dünyevi meselelere kaptırarak imani mücadeleden uzaklaşmaya yönelen, neredeyse birbirlerini hiç görmemeye başlayan arkadaş grubunu, birbirleriyle bağlantıları gittikçe zayıflıyorken -tutuklanma vesilesiyle- 24 saat birlikte yaşar hale getirmiş, birbirleriyle tarihlerinde olmadıkları kadar çok kaynaştırmıştır. Çoğu zaman birbiriyle görüşmeye dahi fırsat bulamayan kişiler arasında kurşunla kaynatılmış gibi sağlam bir birlik, kardeşlik, dayanışma, sevgi oluşmuştur.

3.  Müvekkilin arkadaşlarının her biri Allah’a iman eden, ibadetlerini yerine getiren, güzel ahlakla yaşayan insanlardır. Ancak Müslümanların birbirlerinden uzaklaşmaları durumunda imani derinliklerini kaybetmeleri hatta Allah korusun ibadetlerden de uzaklaşmaları riski olduğu Kuran’da haber verilen bir gerçektir. Kehf Suresi’nin 28. Ayetinde şöyle bildirilir:

Sen de sabah akşam O'nun rızasını isteyerek Rablerine dua edenlerle birlikte sabret. Dünya hayatının (aldatıcı) süsünü isteyerek gözlerini onlardan kaydırma. Kalbini bizi zikretmekten gaflete düşürdüğümüz, kendi 'istek ve tutkularına (hevasına)' uyan ve işinde aşırılığa gidene itaat etme. (Kehf Suresi, 28)

Ayetten anlaşıldığı üzere Müslümanları tesanüdü, dostluğu, birlikteliği onları gafletten, ahireti unutup dünyaya kapılmaktan, Allah’ın beğendiği ahlaktan uzaklaşmaktan koruyan bir nimettir. DEVLETİMİZ ARKADAŞ GRUBUNU DAĞILMA RİSKİNİ GÖRÜNCE BU GENÇLERİN -ALLAH KORUSUN- İMANLARINI KAYBETME VE İBADETLERİNDEN UZAKLAŞMA TEHDİDİNE KARŞI TEDBİR ALMIŞ OPERASYON DÜZENLEYİP TUTUKLAYARAK ONLARI DÜNYADAN KURTARMIŞTIR.

4.  Devletimiz, operasyon ve tutuklama yöntemiyle dünyaya yönelmek eğiliminde olan arkadaş grubunu özel bir manevi ve fiili eğitime almış, müvekkilin arkadaşları cezaevinde imanen olduğu kadar bilgi ve ilim olarak da kendilerini geliştirme imkanı bulmuşlardır. HEMEN HEPSİ İLAHİYAT FAKÜLTESİNİ BİTİRMİŞ, 2., 3. VE HATTA 4. ÜNİVERSİTEDEN MEZUN OLMUŞLARDIR. ARAPÇA ÖĞRENMİŞ ve ARAPÇALARINI GELİŞTİRMİŞ, KURAN’I ARAPÇASINDAN DERİN ANLAMLARIYLA İNCELEMİŞ, BİRÇOK SIRRINI VE MUCİZESİNİ ÖĞRENMİŞ, ALİM HALİNE GELMİŞLERDİR. Her biri adeta birer müfessir olmuştur.

Özetle, Devletimiz gençlerin imani mücadeleden kopup dünyaya dalmalarını engellemek, arkadaş grubunu dağılmaktan kurtarmak, ilimlerini bilgilerini maneviyatlarını artırmak amacıyla bu operasyonu düzenlemiş, hatta önceden ayrılmış olanları bile bu vesileyle tekrar bir araya getirmiştir.

Dolayısıyla ortada kumpasçıların halka telkin etmeye çalıştığı gibi, “Adnan Oktar Grubunu bitirmek” gibi bir amaç olmadığından arkadaş grubunun bitmesi de söz konusu olmamıştır. Tam tersine Devletimiz’in arzu ettiği ve planladığı üzere müvekkil ve arkadaşları bu operasyondan sonra her yönden hayır, bereket, sağlık, iyilik, güzellik ve gelişme bulmuşlarıdır.

Müvekkilin bu düşünce ve görüşlerini saygılarımızla bilgilerinize arz ederiz. 29.05.2025

 

Adnan Oktar

Müdafi

Av. Mert Zorlu

Daha yeni Daha eski